Ağaçların Gizli Hayatı – Ormanın Bilgeliği Bizi Birliğe Çağırıyor
Bismillahirrahmanirrahim
Uzun süre insanlar ağaçların yalnız varlıklar olduğuna inandılar; sessiz, hareketsiz, ışık ve su için mücadele eden canlılar.
Ancak Kanadalı ekolojist Dr. Suzanne Simard’ın çığır açan araştırması gizli bir gerçeği ortaya çıkardı: Orman bir rekabet alanı değil, canlı ve sevgi dolu bir yaşam ağıdır.
Toprağın altında, gözle görülemeyen kutsal bir ağ vardır: “Wood Wide Web”, tüm ağaçların köklerini birbirine bağlayan mantar ipliklerinden oluşan bir yumağın adıdır.
Bu ağ aracılığıyla ağaçlar besin, enerji ve hatta uyarı sinyalleri paylaşır.
Bir ağaç acı çekerse, diğeri bunu hisseder. Yazın huş ağaçları köknarlara karbon sağlar; kışın ise köknarlar onlara bir şeyler verir.
Orman rekabetle değil, şefkat ve iş birliğiyle gelişir.
Bu sistemin kalbinde, ormanın kadim ve bilge koruyucuları olan ana ağaçlar vardır.
Gençleri besler, zayıfları korur ve bütünün dengesini korurlar.
Bir ana ağaç devrilirse, ormanın kalbi titrer ve ağ zayıflar.
Bu farkındalık, biz insanları bir kez daha bu kutsal yaşam ağının bir parçası olmaya çağırıyor – alçakgönüllülük, minnettarlık ve farkındalıkla.
Çünkü ormanda yaşananlar kendi gerçeğimizi yansıtır:
Yaşam ancak bağlantı halinde gelişebilir. Dünya ancak topluluk halinde iyileşebilir.
Gaia United gGmbH Berlin, sizi bu bilgeliği hayata geçirmeye davet ediyor:
Bir ağaç sponsoru olun. Bir ağaç dikin – aşkınız, doğum gününüz, düğününüz veya sadece Berlin’e olan bağlılığınızın bir işareti olarak.
Her ağaç, geleceğe dair bir dua, toprağın bir nefesi, umudun bir simgesidir.
Gelin hep birlikte yeni bir farkındalık ekelim; Berlin için, dünya için, yaşamın kendisi için.
“Ağaç gibi insan da öyledir; derin köklere sahip, parlak bir şekilde bağlı, ışığı paylaşmaya hazır.”
Ağaç sponsoru
Ve şimdi bu vizyon sınırların ötesine yayılıyor;
Berlin’den İstanbul’a, Ege Denizi’nin ötesine ve Türkiye kıyılarına,
güneşin zeytin ağaçlarını öptüğü ve yeryüzünün dualarının göğe yükseldiği yere.
Sevgi, birlik ve ilahi bilgelik, kalplerimizi kökler gibi birbirine bağlasın;
böylece birlikte nefes alabilir, birlikte yaşayabilir ve birlikte iyileşebiliriz.